the elephant man (1980)

 

genetik bozukluğu nedeniyle bir ucube görüntüsüne sahip olan John Merrick'in hikayesi... Ashley Montagu'nun yaşanmış bir olaydan yola çıkarak yazdığı bu eser David Lynch tarafından sinemaya aktarılmıştır... fiziksel bozukluklarından dolayı sirklerde "freak show" malzemesi olmuş fil adam John, Dr. Frederick Treves tarafından keşfedilir ve incelenmek üzere sirk sahibinden satın alınır... önce tıp camiasının ilgisi ve şaşkınlığı altında ezilen John zamanla kendi iç dünyasının derinliğini dışarıya yansıtır ve dış dünya onun bir yaratık değil bir insan oluşuyla yüzleşir...

çay içmeye gelen konukları, sosyetenin önemli isimleri, onu egolarını tatmin ettikleri bir araç gibi kullanırken, o tüm bunların altındaki iyi niyetin peşindedir... ama belki de iyi niyet sadece onun içindedir... çünkü bazen nezaketin altında aşağılama ve alay, ilginin altında ise prestij kaygıları vardır... kimin insan kimin canavar olduğu belli değilken, kulaklarımızda John'un haykırışı inler:

"Ben hayvan değilim! Ben bir insanım! Ben... bir... erkeğim!"

8 dalda Oscar'a aday olmuş can yakan bir öykü... anthony hopkins ve john hurt'ten, bizi insanlığımızla yüzleştiren bir klasik...

saku

2 Responses to "the elephant man (1980)"

Sokak Kedisi said :
12 Şubat 2010 13:19
Sevgili Saku,

Saygı duyduğum bu filme dair izleri senin bakış açın ve kaleminden okumak ayrı bir incelik kattı fikrime,

Teşekkürler paylaşımın için.
saku said :
12 Şubat 2010 13:35
anthony hopkins'in, john'u ilk gördüğü ve istemsizce gözlerinden yaşların döküldüğü sahne, sinema tarihinin en dolu, en derin sahnelerindendir... saygı duruşu boynumuzun borcudur...

Yorum Gönder